A
admin
Guest
Talep görmediği için öğrencisiz kalan kısımların kapatılmasının akabinde kelam konusu kısımlarda misyon yapan akademisyenler üniversiteler tarafınca mağdur edildi.
BirGün gazetesinden Mustafa Kömüş’ün haberine bakılırsa, Munzur Üniversitesi’nin resmi sitesinde yer alan bilgilere nazaran pasif durumda olan kısımlarda misyonlu olan akademisyenlerin kıymetli bir kısmı meslek yüksekokullarında nazaranvlendirildi.
Kısımları kapatılan akademisyenlerin kimilerinin öteki üniversitelerde kendi kısımlarına gitmelerine de YÖK tarafınca müsaade verilmedi.
Adıyaman Üniversitesi’nden bir akademisyen şunları söylemiş oldu:
“Üniversitelerde kapatılan kısımlar niçiniyle biroldukca eğitimci şu an boşa düştü. Bunların birçoğu ise takımını alamamış olan eğitimciler. Ekseriyetle kısım kapatmaları yeni üniversitelerde yaşandığı için bu eğitimcilerin birçok akademik mesleklerinin başında olan bireyler ve bende bu şahıslardan biriyim. Doktoramı bitirdim oradan Adıyaman Üniversitesi’ne geldim. Biz ÖYP kapmasında gönderilmiştik üniversiteye. Bize uzun mühlet boyunca takım vermediler. Sonunda kısmımız, ‘Bölümde, Öğretim Üyesi yok’ diyerek kapatıldı.”
Zarurî hizmet yükümlülüğüne dikkat çeken akademisyen, şu biçimde devam etti:
“Bu yüzden öteki yerlere gidemiyoruz. örneğin öteki üniversitede bana uygun olan bir takıma başvuramıyorum. Nihayetinde ben uzun müddettir koşulları ziyadesiyle sağlıyor olmama karşın Araştırma nazaranvlisi olarak çalışmaya devam ediyorum. örneğin diğer bir meslektaşım, bizim üniversitedeki kısmı kapatılınca öteki bir üniversiteye başvurdu ancak YÖK, ‘Eş durumu ve sıhhat sorunu olmaksızın hizmetini nakletmem’ sebebi öne sürülerek reddetti. . YÖK bu mevzuda fazlaca katı ve geri adım atmıyor. İmtihan gözetmenliği ile istihdam ediliyoruz. Takım tiplerimizin korunaksızlığı niçiniyle önemli mobbinge maruz kalıyoruz. Sürgünde üzereyiz. Benim işim, bilimsel bir toplulukla yürütülüyor. Öğretim üyesi olamadığım için proje yönetemiyorum, tez toplantılarına katılamıyorum, tez yürütemiyorum. ötürüsıyla bir bilim cemaatinin dışına atılmış durumdayım. Bu benim akademik gelişmemin önünde önemli bir mahzur.”
979 yükseköğretim programı kapatılmıştı
YÖK, daha evvel Öğretim elemanı ya da öğrenci olmadığı için 979 yükseköğretim programının kapatıldığını açıklamıştı. Kapatılan programların büyük kısmı, fen edebiyat fakülteleri ile iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde yer almıştı. Soru önergesine verilen karşılıkta, kapatılan programlarda vazife yapan öğretim elemanlarının takımlarının YÖK sonucu ve rektörün teklifi üzerine “uygun görülen” ünitelere tahsis edildiği belirtilmişti. Ama bu açıklamanın akabinde da kapatılan kısımlar oldu. Son olarak 22 Haziran’da Anadolu Üniversitesi Adalet kısmının kapatıldığı açıklanmıştı.
BirGün gazetesinden Mustafa Kömüş’ün haberine bakılırsa, Munzur Üniversitesi’nin resmi sitesinde yer alan bilgilere nazaran pasif durumda olan kısımlarda misyonlu olan akademisyenlerin kıymetli bir kısmı meslek yüksekokullarında nazaranvlendirildi.
Kısımları kapatılan akademisyenlerin kimilerinin öteki üniversitelerde kendi kısımlarına gitmelerine de YÖK tarafınca müsaade verilmedi.
Adıyaman Üniversitesi’nden bir akademisyen şunları söylemiş oldu:
“Üniversitelerde kapatılan kısımlar niçiniyle biroldukca eğitimci şu an boşa düştü. Bunların birçoğu ise takımını alamamış olan eğitimciler. Ekseriyetle kısım kapatmaları yeni üniversitelerde yaşandığı için bu eğitimcilerin birçok akademik mesleklerinin başında olan bireyler ve bende bu şahıslardan biriyim. Doktoramı bitirdim oradan Adıyaman Üniversitesi’ne geldim. Biz ÖYP kapmasında gönderilmiştik üniversiteye. Bize uzun mühlet boyunca takım vermediler. Sonunda kısmımız, ‘Bölümde, Öğretim Üyesi yok’ diyerek kapatıldı.”
Zarurî hizmet yükümlülüğüne dikkat çeken akademisyen, şu biçimde devam etti:
“Bu yüzden öteki yerlere gidemiyoruz. örneğin öteki üniversitede bana uygun olan bir takıma başvuramıyorum. Nihayetinde ben uzun müddettir koşulları ziyadesiyle sağlıyor olmama karşın Araştırma nazaranvlisi olarak çalışmaya devam ediyorum. örneğin diğer bir meslektaşım, bizim üniversitedeki kısmı kapatılınca öteki bir üniversiteye başvurdu ancak YÖK, ‘Eş durumu ve sıhhat sorunu olmaksızın hizmetini nakletmem’ sebebi öne sürülerek reddetti. . YÖK bu mevzuda fazlaca katı ve geri adım atmıyor. İmtihan gözetmenliği ile istihdam ediliyoruz. Takım tiplerimizin korunaksızlığı niçiniyle önemli mobbinge maruz kalıyoruz. Sürgünde üzereyiz. Benim işim, bilimsel bir toplulukla yürütülüyor. Öğretim üyesi olamadığım için proje yönetemiyorum, tez toplantılarına katılamıyorum, tez yürütemiyorum. ötürüsıyla bir bilim cemaatinin dışına atılmış durumdayım. Bu benim akademik gelişmemin önünde önemli bir mahzur.”
979 yükseköğretim programı kapatılmıştı
YÖK, daha evvel Öğretim elemanı ya da öğrenci olmadığı için 979 yükseköğretim programının kapatıldığını açıklamıştı. Kapatılan programların büyük kısmı, fen edebiyat fakülteleri ile iktisadi ve idari bilimler fakültelerinde yer almıştı. Soru önergesine verilen karşılıkta, kapatılan programlarda vazife yapan öğretim elemanlarının takımlarının YÖK sonucu ve rektörün teklifi üzerine “uygun görülen” ünitelere tahsis edildiği belirtilmişti. Ama bu açıklamanın akabinde da kapatılan kısımlar oldu. Son olarak 22 Haziran’da Anadolu Üniversitesi Adalet kısmının kapatıldığı açıklanmıştı.