A
admin
Guest
Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YKS) son bir hafta kala ailelere tekliflerde bulunan Klinik Psikolog Dr. Kahraman Güler, “Sınava bir haftalık süreç varken ailelerin imtihanla ilgili fazlaca fazla konuşmalar yapmaması, sistemi fazlaca fazla eleştirmemesi, çocuktan beklentilerini epeyce fazla tabir etmemesi, çocukla ilgili kıyaslamalar yapmaması gerekir” diye konuştu. Güler, öğrencilere de imtihan anında gerilimi yenmek için tüyolar verdi.
YKS, 26-27 Haziran’da yapılacak. İmtihanın yaklaşmasıyla öğrenci ve aileleri heyecan sardığını belirten İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Kısmı Öğretim Üyesi Dr. Kahraman Güler, imtihan vakti yaklaştığında heyecanlanmanın doğal olduğunu söylemiş oldu. Adaylara son 2-3 gün kala ders çalışmayı bırakmasını öneren Dr. Güler, “Kendilerini zihinsel ve bedensel manada dinlendirmeliler” teklifinde bulundu.
“Ailelere bakılırsav düşüyor”
İmtihan korkusu yaşamada aile yapısının da kıymetli olduğunu belirten Dr. Güler, “Özellikle yüksek beklenti, eleştirel, mükemmelliyetçi ve takdir etmeyi bilmeyen ailelerin çocuklarında da imtihan derdi ortaya çıkabilir. Birtakım çocukların aileleri de onlardan bir haber. Çocuklarının ne yaptığını bile bilmiyorlar. Onları epeyce korunmasız bırakmışlar. Bu yüzden çocuklar da hayata karşı ne yapacaklarını bilemiyorlar, boşluk ve belirsizlik ortasında hissettikleri için de imtihan telaşı yaşıyorlar. Burada ailelere nazaranv düşüyor. Bir sonuç var ise sebebi biraz da onlarla ilgilidir” diye konuştu.
“Çocuğun uğraşı takdir edilmeli”
Aile ve çocuklar için en değerli noktanın imtihanın bir gaye değil araç olduğunun bilinmesi olduğunu tabir eden Dr. Kahraman Güler, “Çocuğun gayreti, emeği takdir edilmelidir. Diyelim ki çocuğunuz tüm yıl çalışmadı. Buna da ‘olsun sen elinden geleni yaptın, imtihan senin daha düzgün hissetmen ve memnun olman için daha güzel bir geleceğin için bir basamak bir araç. Bu imtihan senden daha pahalı ya da değerli değil’ biçiminde çocuklarınızla konuşabilirsiniz. Aileler bu noktalara dikkat ederse çocukların üzerindeki baskı da azalmış olur” açıklamasında bulundu
Dr. Güler, kelamlarını söyle sürdürdü:
“Çocuklar sadece sizin istediğiniz kadar puan alamadı diye onların kişiliklerini, hislerini, hayata bakış açılarını eleştirmek, değersizmiş üzere hissettirmek hiç hakikat değil. Şayet aileler eleştirecekse de efora bir ölçü vurgu yapabilirler. ‘Yeterince efor harcamadın, daha düzgününü yapabilirsin’ üzere sözler işe yarayabilir.”
“Sınav anında tasayı yenmek için gevşeme antrenmanları yapın”
İmtihan anındaki heyecanın bitiş müddeti olduğunu vurgulayan Dr. Güler, “Öğrencilerin kitapçığı çevirirken güç soru görmesi, imtihanda bulunan öğretmenin başlangıç saatini belirtmesi üzere anlarda heyecanı yükselebilir. O anda derin nefes almak, sakince durmak, kalemi bırakmak, kendilerine ‘şu an bu his geldi ve birazdan geçecek daha evvelki imtihanlarda da heyecanlandım geçti tahminen 5-6 dakikamı kaybedeceğim lakin geri kalan bütün süreyi kazanacağım’ diyerek özgüvenini yükseltip imtihana devam etmek mantıklı olacaktır” tabirlerini kullandı.
Şayet öğrencide epey fazla telaş var ise öğretmene soru sorarak ya da su içerek dikkatlerini dağıtabileceğini belirten Dr. Güler, “var ise bildiği minik gevşeme idmanları onları yapabilir. Bilmeyenler de 7-8 günde bunları internetten öğrenebilir” dedi
“Çocuklara, ‘sana epey para harcadık, bizi mahçup ettin’ dememeli”
Öğrencilerin imtihanı makus geçtiğinde ailelerinin yapması gerekenlere de değinen Dr. Güler şunları söylemiş oldu:
” (DHA)
YKS, 26-27 Haziran’da yapılacak. İmtihanın yaklaşmasıyla öğrenci ve aileleri heyecan sardığını belirten İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Psikoloji Kısmı Öğretim Üyesi Dr. Kahraman Güler, imtihan vakti yaklaştığında heyecanlanmanın doğal olduğunu söylemiş oldu. Adaylara son 2-3 gün kala ders çalışmayı bırakmasını öneren Dr. Güler, “Kendilerini zihinsel ve bedensel manada dinlendirmeliler” teklifinde bulundu.
“Ailelere bakılırsav düşüyor”
İmtihan korkusu yaşamada aile yapısının da kıymetli olduğunu belirten Dr. Güler, “Özellikle yüksek beklenti, eleştirel, mükemmelliyetçi ve takdir etmeyi bilmeyen ailelerin çocuklarında da imtihan derdi ortaya çıkabilir. Birtakım çocukların aileleri de onlardan bir haber. Çocuklarının ne yaptığını bile bilmiyorlar. Onları epeyce korunmasız bırakmışlar. Bu yüzden çocuklar da hayata karşı ne yapacaklarını bilemiyorlar, boşluk ve belirsizlik ortasında hissettikleri için de imtihan telaşı yaşıyorlar. Burada ailelere nazaranv düşüyor. Bir sonuç var ise sebebi biraz da onlarla ilgilidir” diye konuştu.
“Çocuğun uğraşı takdir edilmeli”
Aile ve çocuklar için en değerli noktanın imtihanın bir gaye değil araç olduğunun bilinmesi olduğunu tabir eden Dr. Kahraman Güler, “Çocuğun gayreti, emeği takdir edilmelidir. Diyelim ki çocuğunuz tüm yıl çalışmadı. Buna da ‘olsun sen elinden geleni yaptın, imtihan senin daha düzgün hissetmen ve memnun olman için daha güzel bir geleceğin için bir basamak bir araç. Bu imtihan senden daha pahalı ya da değerli değil’ biçiminde çocuklarınızla konuşabilirsiniz. Aileler bu noktalara dikkat ederse çocukların üzerindeki baskı da azalmış olur” açıklamasında bulundu
Dr. Güler, kelamlarını söyle sürdürdü:
“Çocuklar sadece sizin istediğiniz kadar puan alamadı diye onların kişiliklerini, hislerini, hayata bakış açılarını eleştirmek, değersizmiş üzere hissettirmek hiç hakikat değil. Şayet aileler eleştirecekse de efora bir ölçü vurgu yapabilirler. ‘Yeterince efor harcamadın, daha düzgününü yapabilirsin’ üzere sözler işe yarayabilir.”
“Sınav anında tasayı yenmek için gevşeme antrenmanları yapın”
İmtihan anındaki heyecanın bitiş müddeti olduğunu vurgulayan Dr. Güler, “Öğrencilerin kitapçığı çevirirken güç soru görmesi, imtihanda bulunan öğretmenin başlangıç saatini belirtmesi üzere anlarda heyecanı yükselebilir. O anda derin nefes almak, sakince durmak, kalemi bırakmak, kendilerine ‘şu an bu his geldi ve birazdan geçecek daha evvelki imtihanlarda da heyecanlandım geçti tahminen 5-6 dakikamı kaybedeceğim lakin geri kalan bütün süreyi kazanacağım’ diyerek özgüvenini yükseltip imtihana devam etmek mantıklı olacaktır” tabirlerini kullandı.
Şayet öğrencide epey fazla telaş var ise öğretmene soru sorarak ya da su içerek dikkatlerini dağıtabileceğini belirten Dr. Güler, “var ise bildiği minik gevşeme idmanları onları yapabilir. Bilmeyenler de 7-8 günde bunları internetten öğrenebilir” dedi
“Çocuklara, ‘sana epey para harcadık, bizi mahçup ettin’ dememeli”
Öğrencilerin imtihanı makus geçtiğinde ailelerinin yapması gerekenlere de değinen Dr. Güler şunları söylemiş oldu:
” (DHA)